11 Ocak 2010 Pazartesi

İkbalden son durumlar

Malum henüz yürüyemiyorum.
Önce taytay duruyorum,


Daha fazla dayanamıyorum,
Hoooop diye oturuyorum.Annem de yerim seni diyor..

10 Ocak 2010 Pazar

Kucağımda biri ve elinden tuttuğum diğeri...Biz böyle parka giderken,camide hoca hutbeyi okurken ve biz caminin önünden geçerken,aklımdaki tek şeydin.Yıllar öncesine gittim,okulun penceresinden senin cumayı kılıp beklememi hatırladım.Koku aynı koku,sen ben aynı,sevgimiz başka.Sen baba,ben anne...İki tane minnoş.Zor kavuştuk,engel olamadı hiçbirşey.Çok şükür beraberiz.O günler bu günleri getirdi,iyi ki varsın...

1 Ocak 2010 Cuma

iyiki varsın ikbal..


İkbalin ilk görüntülerinden..

Yanımda mışıl mışıl uyuyan,mis kokulu çok masum,afacan,minik kızım tam da yılın bu ilk günü beni ikinci kez anne yaptı,iyiki de yaptı.Geçtiğimiz seneyi düşünüyorum da gecenin bu saatlerini çok sıkılmıştım.Yarın hastahaneye gidilecekti ama benim minicik bi bebeğim daha vardı.GGeceyi çok zor geçirdim,bir yandan büyüyen ve artık dünyaya gelmek isteyen kızım,diğer yanda ameliyat stresi sarmış olan ben.Sabahı ettik zar zor.Daha önce konuştuğumuz üzere Şevval teyzesiyle kalacaktı,en güvendiğim ve Şevvalin benden sonra en yakın olan oydu.Sabah 8.30 gibi evden ayrıldık.Çıkmadan kuzumun kahvaltısını ettirdim,teyzemize gerekli telkinleri verdikten sonra yola koyulduk.Aklım hep onda en zor zamanları çok hareketli tetemiz baş edebilir mi?9 gibi sezeryanın başlaması gerekiyor,hazırlıklar son safhada ameliyat önlüğü üzerimde bekliyorum,neyseki önlük diğer hastaneye göre daha evimli,çiçekli filan.devamlı Şevvali arayıp kontrol ediyorum.Tetesi herşeyin yolunda olduğunu söylese de çok zor geçtiğini biliyorum.9da başlaması gereken sezeryan 12.30 da başladı,doktorumuzun acil doğumları sebebiyle...Öyle böyle nasıl yapar bu tırtılları en iyi şekilde bakarım derken 1 seneyi devirdik.Bu fotoğrafta kuzuların ilk karşılasması.Şevval çok çabuk alıştı ikbale.Hala da öyle.Bazen kriz anları olmuyor değil,o kadar da olmadan olmaz sanırım.

Gelelim 2009 senesine...Kızımızınn doğumuyla hoş başladığımız sene,mart ayında tatsız bir şekilde taşınmamızla devam etti.Çok sevdiğim bir yerden hala alışamadığım bir yere taşındık,neyse bu da imtihan bekliyoruz yeniden taşınmayı.ama genel olarak sıkıntılı görünse de bereketli bir sene olarak değerlendiriyoruz biz.Dünyalar tatlısı bir yavru,kendi evimize sahip olmak,kendi arabamızı almak,içimde ukde kalanüniversiteye başlamam,babamızın yüksek lisansı tamamlaması en büyük artılarımız.Diğer yandan sıkıntımız,aylarca süren eşimin ailesiyle olan sebepsiz gerginlik.Ama hak yerini bulur.Neyse Allah'a havale.bu gecelik bu kadar.Herkese hayırlı seneler..

6 Aralık 2009 Pazar

Cimcimeler uyurken ben de çoook ihmal ettiğim bloğuma bi bakıym dedim.Zaman çok hızlı akıyor,bu aralar ben de keşke günlere bir iki saat ekleyebilsem diyenlerden oldum.Cimcimler keyifsiz,burunlar fıkfık,huysuzluk had safhada,doktora gitmketen de korkuyorum malum her yer mikrop.
Dün bir iki saat kızları anneme bırakıp lise arkadaşlarımla buluştum.Aslında bu gelenekselleşti her ay görüşmeye çalışıyoruz.Bir araya gellince o evli çocuklu bayanlar gidiyor eski günleri yad edip o günlere dönüyoruz.Bu buluşmlara bana terapi gibi geliyor.Bloğumu okuyanlar da beni bunalım bir tip sanıcak hep sıkılınca yazıyorum sanki.aslında tam tersi çoooooooook sıkıldım şimdi çok iyiyim.Birde kızlar iyileşse keyfimm diyecek yok.bir de bu bloğu okuyanlar varsa malum ben yeni bloggerim pek bilmiyorum bu işleri.Mimleme nasıl oluyor aceba,ben bir mimi konusu açmak istiyorum da;:)neyse bu kadar aradan sonra bu yazı bana çok bile,devamı gelecek blogları okumayı seviyorum,ben de blogger olmak istiyorum...

2 Eylül 2009 Çarşamba

Bir eylül...

Eskiden beri severim ben eylül ayını...Herşey o zaman başlar okula gidersin,kış yaklaşır falan...Belki senelerdir ilk defa hiçbirşey hissetmedim bugün.İçim kıpır kıpır olmadı.Son sekiz aydır devamlı çok yoğun duygular yaşıyorum.2.bebek,ani taşınma,şimdi de okul.Bugün kaydımı yaptırdım,en istediklerimden biriydi bu benim,tabi şevval ve ikbal olmadan.neden hep tedirginlik yaşıyorum?Ben bu tedirginlikteyken birşeyler akıp gidiyor kaçırıyorum.Mutluyum umutluyum.hem sonra 2. öğretim babamız yardımcı olucak.beni okuyanlar varsa eğer morale ihtiyacım var.bu arada İkbalin ikinci dişi de birincinin hemen ardından çıktı.Devamlı baba hatta ba-ba-ba diyor,bilinçli mi bilmiyorum.Bugün okula kayıda gittiğimde 4 saat kadar ayrı kaldık,kızlar babaannedeydi,gittiğmde uyuyorlardı.Sesimi duyar duymaz uyandılar öpüştük koklaştık.Özlemişler ben de onalrı çok özlüyorum bu annelikten mi ileri geliyor yoksa ben çok muu hassaslaştım.Sonra Şevval Şevvalim benim,çok küçük ama kardeşi var,İkbali öpmeye koklamaya fırsatım olamıyo,suçluluk hissediyorum,Şevval alınır mı diyorum.Şevval uyuyunca kokluyorum miniğimi,öpüyorum bol bol oynuyoruz.biliyorum geçicek bunlar herşey hem daha güzel hem de kolay olucak.Yıldız tilbenin şarkısında diyor ya kendinsin geç kaldığın diye,ben geç kalmıym ddiye kendime,babamıza ve meleklere işte o yüzden sımsıkı sarılıyorum geçen zamana geçip gitmeden.

26 Ağustos 2009 Çarşamba

Kısa Kısa...

Unutmamak için yazıyorum bunları...Gün gelicek büyüyeceksiniz,bu halinizi unutmak istemiyorum,çabuk büyümeyin meleklerim..
*Şevvalin bu aralar favori hareketi;benim terlik veya ayakkabılarımı giyerek koluna çanta takıyor,kendince anne oup alışverişe gidiyor.
*Harika bir gözlemci,tam anlamıyla konuşamasa da zaman zaman beni yönettiğini düşünüyorum.Çorba yaparken sırasıyla yağ,tuz,su demesi gibi..
*Çok merhametli,kendi minik boyuna bakmadan kardeşine ablalık yapıyor.Bu tavrı da benim onu daha fazla koruyup,acımama sebep oluyor.Ablalık için çok küçük daha.
*İkbal uykusunun en derin anındayken bile onu öpsen sevsen gülüyor..
*Şevvali çok seviyor,onun her yaptığını yapmaya çalışıyor.
*Her yemeği yiyor.
*Şevval onu pek kıskanmıyor,ama Şevvalle ilgilendiğimiz zaman o da yanımıza gelmek istiyor.
*Şevval ilk anne dedi,İkbalse baba...
Tüm bunları her ikiside kucağımdayken yazıyorum,daha yazılacak çok şey var...Bu şartlarda bu kadar.İki yanımda iki bebek...

25 Ağustos 2009 Salı

Mutlu sona ilk adım...


19 Ağustos Çarşamba akşamı bitanecik tetemiz sözlendi.İkbalcik geceye dahil olamadı,çünkü tüm gece uyudu,benim için de rahat oldu.Şevval de saat 23ü gösterdiğinde ayakta zor duruyordu,yüzükler takılır takılmaz Şevval de uyudu.Güzel bir geceydi,ama ne olssa minik kuşumun yuvadan uçma hazırlıkları başladı artık.Aynı gün şevvalin alt sağ dişinin çıktığını farkettim.Uzun zamandır devam eden huysuzluğun sebebinin bu olmasını temenni ediyor ve sabırla huysuzluğun bitmesini bekliyorum.